Çin’de Dünya’nın ilk genetik tasarımlı bebekleri doğduğu iddia ediliyor.Tüp bebek yöntemi ile hayata gözlerini açan ikiz bebeklerin DNA’ları Şenzenli araştırmacı He Jiankui tarafından değiştirildi. 7 kadının tüp bebek tedavisi sırasında bazı embriyoların genetiğinin değiştirildi ve hamilelikle sonuçlanan ilk denemede genetiği tasarlanmış ikiz kız bebekler dünyaya geldi. Genetiği tasarlanmış denildiyse de bu olay aklınıza yeni özellikleri olan bir insanı getirmesin, bu deney sadece vücuda AIDS virüsü HIV’e karşı bağışıklık kazandırmak amacıyla gerçekleştirilmiş He tarafından. Çin’de gerçekleştirilen bu deneyi belki illegal olarak yorumlayabilirsiniz. Ancak Çin’de genetik tasarım araştırmaları ve deneyleri için herhangi bir sınırlama bulunmuyor. İnsan klonlamak dışında, bu tarz deneyleri gerçekleştirmek mümkün. Deneyin Çin’de gerçekleşmesinin nedeni de genetik tasarımın veya oynamaların birçok ülkede DNA’da yapılacak değişikliklerin gelecek nesillere aktarılabileceği ve diğer genlere zarar verilebileceği endişelerinin varlığı. Her ne kadar bununla ilgili çalışmalar yasak olsa da, bununla ilgili birçok deneyin bir şekilde yürütüldüğünü tahmin etmek çok da zor değil. Fakat asıl önemli olan bu tarz çalışmaların doğuracağı sonuçlar. Evet belki şu an iyi bir amaçla yürütülen bu çalışma ya da sonucunun fayda getirdiği bu çalışma, ileride önlenemez bir rekabeti beraberinde getirebilir. Günümüzde de var olan ve hep var olmuş bir hastalık da bunun en büyük körükleyicisi olabilir; yetinememe duygusu ve tatminsizlik. Dünya’ya gelecek olan bebeklerin fiziksel özelliklerinin ve dış görünüşlerinin tasarlanabilir olduğunu düşünürsek, bu birçok insanın birbiriyle sürekli mükemmelik yarışı içine gireceği bir alan. Aslında sizi gündelik sıkıntılarınızdan uzaklaştıran, size annelik ve babalık duygusunu tattıran çocuklarınızı, sıradanlaştırmış oluyorsunuz. Şu an bile, yeni doğan veya doğmamış bebekler için hazırlanan gösterişli partilerden tutun da, büyüdüğünde gittiği okul veya hobi kursuna kadar birbirlerine “daha iyi” olduklarını kanıtlamaya çalışan aileler mevcut. Dünyada değişen güzellik (ki bu mükemmeliyetçilikle aynı duruma gelmiş halde şu an) algısına ve insanların sürekli beğenilme egosunu da göz önünde bulundurursak, bu kesinlikle yetinememe duygusunu ve tatminsizliği de daha fazla arttıracaktır. Fakat olan yeni doğan bu ‘tasarlanmış bebekler’ e olacak. Her geçen gün belki de daha iyisini göreceksiniz. Onu olduğu gibi kabul etmek yerine, daha iyisini düşünemediğiniz veya tasarlayamadığınız için kendinize ya da eşinize kızacaksınız. O zaman da ne Dünya’ya gelen çocuk kendini sevecek ne de siz onu seveceksiniz. Bunlar, şimdilik olasılıktan ibaret. Ben sadece yaşanması muhtemel olan olumsuz bir sonucu göz önünde bulundurdum. Eminim olumsuz tarafları olabileceği kadar olumlu tarafları da vardır. Tıpkı He Jiankui’nin gerçekleştirdiği çalışma gibi. O zaman da tamamen sağlıklı veya uzun ömürlü olan bebeklerle karşılaşmış olacağız. Bu durumun da olumlu ya da olumsuz olduğuna siz karar verin.
